Hayatını Kaybedenleri Anmak
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde meydana gelen depremde evini kaybeden ve sol kolunu kaybeden bir beden eğitimi öğretmeni, yaşadığı acılara rağmen öğrencilerine olan bağlılığıyla hayata tutunuyor. 50'li yaşlarında olan öğretmen, Adana ilindeki Çukurova semtinde bulunan evinin yıkılmasıyla enkaz altında kaldı. Kurtarma ekiplerinin dört gün süren çalışmasının ardından yaralı olarak kurtarıldı. Ne yazık ki, depremde aynı binada yaşayan yakınlarından birkaçını kaybetti. Bu büyük kayıp, öğretmen üzerinde derin bir etki bıraksa da, hayatına devam etme azmini kaybetmedi. Öğretmen, yaşadığı travmayı ve acıyı atlatabilmek için mesleğine ve öğrencilerine sıkıca sarıldı. Bu süreçte verdiği mücadele, hayata karşı direncinin önemli bir göstergesi oldu.
Yeni Bir Başlangıç
Tedavisi tamamlanan öğretmen, Tarsus ilçesindeki bir ortaokulda görevine geri döndü. Sol kolunun olmaması, öğretmenlik mesleğini sürdürmesine engel olmadı. 25 yıllık öğretmenlik kariyeri boyunca kazandığı deneyim ve öğrencilerine olan sevgisi, onu zorlukların üstesinden gelmeye motive etti. Tek koluyla da olsa beden eğitimi derslerini vermeye devam eden öğretmen, öğrencilerine örnek oldu. Öğrencileriyle olan etkileşim, ona büyük bir moral ve destek kaynağı oldu. Her gün okula gidip öğrencileriyle zaman geçirmek, onun moralini yükseltiyor ve hayata daha sıkı bağlanmasını sağlıyor. Öğretmen, kaybettiği yakınlarını daima anıyor ve onların anısını yaşatmaya çalışıyor.
Öğrencilerle Hayata Tutunmak
Öğretmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, depremden sonra işine daha çok bağlandığını ve öğrencilerinin kendisini hayatta tutan en önemli etkenlerden biri olduğunu belirtti. "Depremden sonra yaşadığım psikolojik sıkıntıları, öğrencilerim sayesinde atlatmayı başardım" diyen öğretmen, okula her gittiğinde iyileştiğini ve bu nedenle okuldan ayrılmayı asla düşünmediğini dile getirdi. Öğrencilerinin sevgisi ve desteği, ona hem moral hem de psikolojik olarak büyük destek sağladı. Tek koluyla bile derslerini vermeye devam eden öğretmen, zaman zaman sınıf içinde eğlenceli anlar yaşadıklarını ve öğrencileriyle birlikte kahkaha attıklarını da anlattı. Bu durum, onun zorluklara rağmen yaşam enerjisini kaybetmediğinin ve olumlu bakış açısını koruduğunun önemli bir göstergesidir. Öğretmenin hikayesi, hayata karşı direncin, azmin ve umudun insan ruhunda ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Çukurova ve Tarsus bölgelerinde yaşanan felaketin izleri silinmese de, bu öğretmen, hayata yeniden tutunmanın ve umudun bir simgesi haline geldi.